1 |
taalluk etmek[1] ilgilendirmek | [2] ilgili olmak | [3] ilişiği bulunmak | [4] ilişiği olmak
|
2 |
taalluk etmek[1] Ilgili bulunmak, ilgili olmak, ilgilendirmek | [1]
|
3 |
taalluk etmekilgili bulunmak, ilgili olmak, ilgilendirmek: Bu iş benim hayatımın felaketine taalluk ediyor. -H. R. Gürpınar."taalluk etmek" kelimesinin açıklamasının tamamını görmek için tıklayın.
|
4 |
taalluk etmekilişkin olmak."taallûk etmek" kelimesinin açıklamasının tamamını görmek için tıklayın.
|
<< taahhütname | taalluk >> |