1 |
mukabeleBir başkasının Kur’ân-ı Kerîm’i okuyuşunu takip etmek ve bu suretle hatim indirme anlamında kıraat terimi.
|
2 |
mukabeleMukabele, Bir kimsenin Kur'an'ı ezberden veya kitaptan yüksek sesle okuması ve onu dinleyen topluluğun da sessizce Kur'an'dan takip etmesidir.Mukabele anlamca karşılıklı verme, karşılıklı okuma anlamı [..]
|
3 |
mukabeleAralarında tezat ve karşıtlık bulunan kelime, tamlama ve sözleri birarada kullanmak. Örnek:
|
4 |
mukabeleTasavvuf müziğinde zikr töreni.
|
5 |
mukabeleHapsetmek. * Sonraya býrakmak, tehir etmek. * Meþveret etmek, danýþmak. * Bir kimsenin evi yanýnda bir ev satýldýðýnda; "baþka kimse satýn alsýn, ben ondan þüf'a yolu ile [..]
|
6 |
mukabele[1] Karşılık verme, karşılama, karşılık, direnme | [2] Karşı gelme, başkaldırma. | [3] Toplu yerlerde yüksek sesle hatim okunurken Kur'an okumasını bilenlerin gözleriyle Kur'an'ı takip etmesi, bilmeye [..]
|
7 |
mukabele Aralarında tezat ve karşıtlık bulunan kelime, tamlama ve sözleri bir arada kullanmak.
|
8 |
mukabele Aralarında tezat ve karşıtlık bulunan kelime, tamlama ve sözleri birarada kullanmak. Örnek: Safa-yı aşkın dide gamınla pürnem Bir evde ayş u şâdî bir evde ye’s ü mâtem (Safa ile gam, ayş u şâdi ile ye’s u mâtem arasında karşıtlık bulunmasına rağmen birarada kullanılmıştır.)
|
9 |
mukabeleAralarında tezat ve karşıtlık bulunan kelime, tamlama ve sözleri birarada kullanmak. Örnek: Safa-yı aşkın dide gamınla pürnem/Bir evde ayş u şâdî bir evde ye’s ü mâtem/(Safa ile gam, ayş u More…
|
10 |
mukabeleKarþýlýk, karþýlamak. * Mücadele. * Karþýlaþtýrmak. Karþýlýklý yapýlan iþ, karþýlýklý yapýlan okuma. * Camide Kur'ân-ý Kerimi okuyup halka dinletmek.* Yüz yüze olmak. * Düþmanýn þe [..]
|
<< muhteva | mukabil >> |