1 |
bela[1] İçinden çıkılması güç, sakıncalı durum | [2] Büyük zarar ve sıkıntıya yol açan olay veya kimse | [3] Hak edilen ceza | [4] (istenmedik bir davranışa zorlayan) Etki | [1] | [1] bela | [1] | [1] [..]
|
2 |
bela[1] bela | [1] felaket, musibet, afet, dâhiye | [2] sıkıntı, tasa, kaygı | [3] mücazat | [4] imtihan | [5] yaramaz nesne. | | [1] | [1] evet.
|
3 |
belaAllahü teâlânın insanları imtihan etmek, denemek için verdiği maddî ve mânevî üzüntü, sıkıntı, musîbet, âfet. Kulumu bir belâ ile ibtilâ (imtihân) ettiğim vakit sabreder ve ziyâretçilerine beni [..]
|
4 |
belasıkıntı sonrası gelecek olan mutluluğu ifade eder.
|
5 |
bela Allahü teâlânýn insanlarý imtihan etmek, denemek için verdiði maddî ve mânevî üzüntü, sýkýntý, musîbet, âfet.
|
6 |
belaBela ve sıkıntı görmek, çektiği sıkıntı ve güçlüklerden sonra ferahlığa ve sevince kavuşacağına işaret eder.
|
<< lomboz | kun >> |