1 |
gürültü[1] Gürüldeyen şeyin sesi, yüksek ses. | [1] Gürültü istemeyen kazancı dükkanına girmez
|
2 |
gürültüİstenmeyen ses veya bozulma.
|
3 |
gürültüElektronik bileşenler tarafından kaynaklanan istenmeyen bir sinyaldir. Bir video sinyalindeki gürültü, görüntü üzerinde karlı ve taneli bir etkiye sebep olur.
|
4 |
gürültüeğleneceğinizi düşündüğünüz bir aktiviteden beklediğiniz verimi almayacağınıza delalettir.
|
5 |
gürültü(İng. Noise)
|
6 |
gürültü(Alm. Gerauscht, Rauschen, Rauschton; Fr. bruit; İng. noise)
|
7 |
gürültüUykuda bir takım kişilerin gürültüsünü duymak, fakat neler söylediklerini anlamamak genç bir erkek için iyice anlamadan kabul etmemesi gereken bir teklif alacağına; orta yaşta ise imzalaması için veri [..]
|
8 |
gürültüGürültülü bir ortamda bulunmak, zevk alacağınızı düşündüğünüz bir aktiviteden hiç zevk almayacağınız anlamına gelir.
|
<< gizli | gondol >> |