1 |
Adab[1] edep
|
2 |
Adab[1] edepler, terbiyeler. | [2] yol yordam. | | [1]
|
3 |
AdabÂdab; Töre; edepler; terbiyeler; utanmalar; yol yordam; yol yöntem
|
4 |
Adabadab; Töre; edepler; terbiyeler; utanmalar; yol yordam; yol yöntem
|
5 |
Adab(Edeb kelimesinin çoğuludur.) Usul, yol, yordam, davranış kaideleri, terbiye. Ahlâk ve terbiyenin gerektirdiği konuşma ve hareket tarzı. Adaba uymayanlara edepsiz denir."Edipler edepli olmalı" yani yazarlar, edebiyatçılar dine, ahlâka ve terbiyeye uymalı. Aksi halde edebiyatçı adına lâyık olamazlar, edepsiz olurlar. (Sünnet-i Seniyyenin m [..]
|
6 |
Adab(Edeb kelimesinin çoðuludur.) Usul, yol, yordam, davranýþ kaideleri, terbiye. Ahlâk ve terbiyenin gerektirdiði konuþma ve hareket tarzý. Adaba uymayanlara edepsiz denir."Ediple [..]
|
7 |
Adab(Edeb kelimesinin çoðuludur.) Usul, yol, yordam, davranýþ kaideleri, terbiye. Ahlâk ve terbiyenin gerektirdiði konuþma ve hareket tarzý. Adaba uymayanlara edepsiz denir."Ediple [..]
|
8 |
Adabç.i.a. 1. edepler, terbiyeler, utanmalar, usuller, yollar, kurallar, ADAB-I MUAÞERET
|
9 |
Adab Edebler, güzel huylar, iyi haller ve davranýþlar; her konuda haddini bilip sýnýrý aþmamak. Müfredi (tekili) edeb'dir (Bkz. Edeb).
|
<< ada | Adad >> |